Türkiye spekülatif atakların hedefindedir.

Avrupa Ticaret ve İşbirligi Konseyi Afyonkarahisar Başkanı ve Genel Başkan Başdanışmanı Yüksel Özsarı bir basın açıklaması yaptı.

Özsarı açıklamasında;

"Dünya ekonomisinde  krizler meydana geldiğinde, Türkiye gibi dışa açık ve büyük hacimli bir ekonominin bu olumsuz gelişmelerden etkilenmemesi mümkün değildir...

Geçmiş yıllarda da benzerlerine şahit olduğumuz operasyonların bir yenisi daha sergilenmektedir.

Dolar’ın küresel piyasadaki değerlenme sürecini, Türkiye ekonomisinde ranta çevirme peşinde mihraklar, spekülatif ataklarla Dolar’ın daha da ivme kazanmasına neden olmaktadır. Yani demem o ki; oturduğu yerden, alın teri dökmeden,çalışmadan ve hak etmeden kısa yoldan para kazanmaya çalışan rantçı kesimin,"Türkiye ekonomisi yandı,bitti,kül oldu" gibi felaket tellalığı yaparak piyasada kurguladıkları hain ve düşmanca bir senaryonun tezahürüdür.

Son gelişmeler ile birlikte Türk milletine, "ölümü göstererek, sıtmaya razı edilmeye" çalışılmaktadır.

Günümüzde stokçular, karaborsacılar, fırsatçılar, ekonomik bozguncular, iç ve dış ihanetin kahrolası azılı failleri vazife alarak, milletimize ve yüce devletemize orkestra eşliğinde hain saldırı üstüne saldırı tasarılarını eyleme dönüstürmüşlerdir. Bu oyun büyük, oyun vahşi, oyun düşmancadır.

Ülkemizde son günlerde her gün ve hatta saat başı fiyatların yükselmesi, faiz-döviz kuru arasındaki ilişkiyle değil, vatana ve millete yönelik ekonomik suikastla alakalıdır.

Ey stokçular!
Ey karaborsacılar!
Ey felaket tellalları!

Unutmayınız ki, topla,tüfekle ve her türlü kalleşlikle Türk devletini parçalamaya çalışan ve Türk milletini tarih sahnesinden silmeye çalışan varlıklarından güç aldığınız siyonist ve emperyalist çevreler başta olmak üzere,ABD,İngiltere ve saz arkadaşları dün tarihte nasıl bozguna uğratmışsak eğer, bugün ve yarınlarda da aynı hüsrana uğracaklardır.  Şayet son günlerde ülkemize yönelik ekonomik saldırılar ile birlikte, Türkiye piyasasından dolar'ları toplamak sureti ile arz talep dengesinden ötürü; doların ateşini yakarak, kardeş kardeşe düşeceğimizden medet umup, bizlerinde ocaklarına ateş düşürüp yok olacağımıza inanıyorsanız,daha çok beklersiniz!

Günümüzde Türk Ekonomisindeki vesayetini sürdürme çabasında olanların Dolar’daki bu oyunu birçok kere piyasaya saldıkları için yaşanılan tablo, Türkiye’nin yabancı olduğu bir durum değil. Ancak bilinmelidir ki, Türkiye ekonomisi bu tür spekülatif ataklar karşısında geçmişe nazaran çok güçlüdür, yani artık kırılgan değildir.

Ekonomide uygulanan model ve programın her türlü iç ve dış manipülasyonları etkisiz hale getirerek ülkemizi daha güçlenmiş, daha kalkınmış bir refah seviyesine denge ve disiplinle ulaştıracağına sonuna dek inandığımızı ilan ediyorum. Bu itibarla; günümüzde hiçbir meselemiz umutsuz ve çözümsüz değildir. Yeterki ;el ele gönül gönüle verip birlikte hareket edelim.

"BİRLİKTE RAHMET, AYRILIKTA AZAP VARDIR.”

hadisi şerifle alemlere rahmet Peygamberimiz bizi asırlar önceden ikaz etmistir...

Devlete ve millete kan ve kin kusup bölücülüğü kendine kalkan yapanlar,döviz kuru yükselince bıyıkları altından pis pis sırıtarak  ellerini ovuşturanlar, başka merkezlerden iktidar beklentisi içinde olan şer odakları iyi bilmelidir ki, Türk devleti havlu atmayacak ve kendine reva görülene asla razı olmayacaktır. İhanetin kökü işbirlikçileri ile mutlaka kazınacaktır. Ekonomik, diplomatik,siyasi ve askeri operasyonlar ile Türk yurdunu hizaya sokmaya çalışanlar iyi bilmelidir ki, ya istiklal ya ölüm! sözünü kendine pusula yapan bir millet,yedi düvel karşısında asla diz çökmeyecektir. Bir başka deyişle üste gök çökmedikçe altta yer delinmedikçe Türk ilini ve töresini bozmaya kimsenin gücü yetmez!

Milli duruşumuzu bozmaya hiç kimsenin gücü yetmeyecektir.Türk milleti bu badireyi atlatacaktır. Bu minvalde devletimize olan güvenimiz tamdır.

Hayra karşı gelelim, ahirimiz ve akıbetimiz de hayır olsun inşallah. 

Özellikle ekonominin rehabilitasyonu maksadıyla bugün verilen mücadelenin iyi analiz edilebilmesi ve yapılan fedakarlıkların anlaşılabilmesi açısından, yakın geçmişin tahlilinin doğru ve objektif bir şekilde yapılması ve unutulmaması gereklidir. Gündemimiz ise, hatayı kimin yaptığı değil, hatanın telafisi olmalıdır. 

Sözün özü, ekonomi-siyaset ilişkisinde temel ülkümüz, her şart altında milletimizin ve ülkemizin yüksek menfaatleri olmak zorundadır. Unutulmamalı ki, ekonomi ne bazı çıkar grupları içindir, ne de siyaset sınıfının çıkarı içindir. Ekonomi, sadece ve sadece Türk milletinin refahı ve geleceği içindir. Bu kara günleride elbette atlatacağız!

Bu duygu ve düşüncelerle hepinizi bir kez daha selamlıyor, saygılar sunuyorum.

Hepimizin alnı açık, gönlü zengin, istikbali aydınlık olsun. Yüce Mevlam bizleri vatan millet sevgisinden mahrum, tarihe ve geleceğe mahçup etmesin.
Allah'a emanet olun."