Aldanma dünyanın şanına şahım
Pirü padişahı aldanıp gitti
Bir bak hele şu dünya penceresinden
Tozun dumanına kattı da gitti
Altın yaldızlı saraylar yapıldı
Emirler verdiler sofralar kuruldu
Sırtında kürkü olana yemekler sunuldu
Düşkünün ahını omuzuna yüklendi gitti
Zalim ferman dinlemedi verdi zulmün kararını
Yaram derman bulamadı kazdı vahşi mezarımı
Doyamazsın dünya malına alma kimsenin ahuzarını
Yedi amma doymadılar fakir yetim hakkını çaldı da gitti
Nice şahlar sultanlar vezirler geldi
Dört nala bucaksız ummana battı da gitti
Biçildi hükümler heba oldu o tatlı canlar
Mazlumdan dökülen kanlar toprağı da yaktı gitti
Mağrurlanma insanoğlu senden önce kimler geldi kimler gitti
Aşma özün bendini benim diyen sultan o kıymetli tahttan indi
Yakasız gömleğin giydi salından tutuldu omuzlara bindi
Tahtadan atına bindi görmedi dünyayı gözü arkasına bile bakmadan gitti
İndirirler bir gün senide haşrolduğun kara toprağa
Kalırsın zifiri karanlıkta yapayalnız tek başına
Münker ile nekir gelir yaptıklarının hesabını sormaya
Cevap dahi veremedi aman diledi rahman ise dinlemedi
Cehenneme odun oldu sonu buydu yandı ve bitti
