🔥 Gözden kaçırmayın
Başkan Karadeniz ortaya ilginç bir iddia sürdüTaşoluk’ta yaşananlar sıradan bir hukuksuzluk değildir.
Bu olay; milletin iradesine, hukukun üstünlüğüne ve doğanın masumiyetine karşı yapılmış açık bir saldırıdır.
Gece saat 03.00’te, herkes uykudayken, karanlığın ardına saklanarak, adeta bir baskın yapar gibi iş makinelerini Taşoluk’a sokmak, hiçbir devlet anlayışında kabul edilemez.
Bu tavır, “Ben hukuku tanımam, ben mahkemeyi tanımam, ben bu milleti tanımam!” demektir.
Buradan bir kez daha ilan ediyorum:
Bu yapılan düpedüz işgaldir!
Bu yapılan, milletin toprağına zorla el koyma girişimidir!
Taşoluk halkının geleceğine kurulan bir pusu, bir tuzaktır!
Devam eden dava sürecine rağmen, sanki memleket sahipsizmiş gibi hareket eden maden şirketi; kanunları yok sayarak, milletin malını gasp eder gibi Taşoluk’u yağmalamaya kalkmıştır.
Biz bu hukuksuzluğu ne görmezden geliriz, ne unuturuz, ne de affederiz.
“Taşoluk halkının iradesi parayla satın alınamaz!”
Kimin güvencesiyle, kimin cesaretiyle gece yarısı köylünün toprağına giriyorsunuz?
Kim size hukuku, mahkemeyi, devletin kurumlarını hiçe sayma yetkisi verdi?
Bu soruların hepsinin cevabını hukuki zeminde de, siyasi zeminde de tek tek soracağız ve peşini asla bırakmayacağız
Taşoluk halkının yanındayız!
Taşoluk’un taşı da toprağı da havası da suyu da halkındır.
Bir şirketin kar hırsı için, yüzlerce yıllık yaşam alanının, tarımın, hayvancılığın, doğal su kaynaklarının tehlikeye atılmasına asla müsaade etmeyeceğiz.
Bu bölgede yaşayan insanların tek isteği; alın teriyle yaşadıkları topraklarının talan edilmemesidir.
Biz bu sesin, bu haklı mücadelenin en güçlü savunucusu olmaya devam edeceğiz.
“Oldu bitti yaratmaya çalışanları çok ağır şekilde uyarıyoruz!”
Bu ülkede hukuk vardır.
Bu ülkede mahkeme kararları vardır.
Bir şirket, gece karanlığında milletin toprağına girerek oldu bitti yaratamaz.
Bu davranış:
Hukuka meydan okumaktır.
Devletin otoritesine meydan okumaktır.
Toplumun vicdanına meydan okumaktır.
Ve biz buna karşı dimdik duracağız.
Tüm devlet kurumlarına çağrımız nettir:
Göreviniz; milletin hakkını korumak, şirketlerin pervasızlığını değil.
Hukuksuzluğu seyretmek değil, engellemektir.
Köylüsüyle, çiftçisiyle, genciyle, yaşlısıyla tüm Taşoluk ayaktadır.
Biz de onların yanındayız ve bu mesele çözülene kadar da yanlarından ayrılmayacağız.
“Taşoluk sahipsiz değildir, Taşoluk teslim alınamaz!”
Bunu herkes bilsin.
Bu topraklar rantın, çıkarın, talanın değil; bu memleketin evlatlarınındır.
Ağaçlarına kıymaya çalışanların karşısına dikiliriz.
Suyuna göz dikenlerin karşısına dikiliriz.
Milletin iradesini yok sayanların karşısına dimdik dururuz.
Taşoluk’un yeşil cenneti yok olmasın diye, gerekirse gece gündüz, her platformda, her mecrada mücadelemizi sürdüreceğiz.
“Biz buradayız, Taşoluk’un yanındayız, sonuna kadar da burada olacağız!”
Konuyu hem TBMM’ye taşıyacağız, hem yargı sürecinin takipçisi olacağız, hem de sahada vatandaşlarımızla birlikte duracağız.
Kimse bu milleti çaresiz sanmasın.
Kimse Taşoluk’u sahipsiz göremez.
Taşoluk işgal edilemez!
Taşoluk halkındır!
Doğayı talan edenlere geçit vermeyeceğiz!
Kamuoyuna saygıyla duyurulur." dedi.
İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu'da konuyla ilgili olarak şu ifadelere yerverdi;
Taşoluk’ta yaşananlar sözün bittiği yerdir.
Bu memlekette hukuk var diyoruz, adalet var diyoruz, devletin kurumları var diyoruz; ama bir maden şirketi kalkıyor, gece saat 03.00’te jandarma eşliğinde, millet uykudayken Taşoluk’un bağrına iş makinesi sokuyor!
Bunun adı girişim değildir; bunun adı baskındır, oldubittidir, gasp girişimidir!
Biz bu topraklarda doğduk, bu topraklarda büyüdük. Taşoluk halkı vatanına, suyuna, toprağına sahip çıkan mert bir millettir. Biz öyle şirketlerin gece karanlığından medet umarak köylünün iradesini ezmesine izin verecek bir topluluk değiliz.
MİLLETVEKİLLERİNE AÇIK ÇAĞRI:
Oy zamanı kapı kapı dolaşıyordunuz, şimdi halkın yanında durma zamanı!**
Sayın milletvekilleri;
Seçim vakti geldiğinde Taşoluk’un kapısını çaldınız, bu milletten oy istediniz.
Şimdi Taşoluk halkı sizden madenin durdurulmasını istiyor.
Milletin talebi açık, net, tartışmasızdır:
“MADEN İSTEMİYORUZ!”
Gece battaniye altında uyurken Taşoluk halkı sabaha kadar soğukta, yağmurun altında nöbet tuttu.
Şimdi sıra sizde iktidar partisi milletvekilleri
Bu iş kamera karşısına geçip, süslü cümlelerle “Yanındayız, takipçisiyiz” demekle olmaz.
Gerçek destek, maden girişimini durdurmakla olur!
Şov yapmak istiyorsanız; madeni durdurarak yapın!
“Biz milliyetçiyiz, toprağımızı kimseye peşkeş çektirmeyiz!”
Bu şirket ve yöneticileri iyi düşünsün.
Taşoluk’un toprağı az; zaten çiftçiye, üreticiye zor yetiyor.
Bizim toprağımız kutsaldır, bizim toprağımız namustur.
Bu milletin rızkını, havasını, suyunu tehlikeye atan hiç kimseye eyvallah etmeyiz.
Bu proje ısrarla zorlanacaksa, şirket ya Taşoluk halkını sürgün edecek, ya da kendi sevdasından vazgeçecek.
Biz bu kadar net konuşuyoruz.
TARIM AZ, HAYVANCILIK AZ…
MADENİN ZAMANI DA, YERİ DE DEĞİL!
Taşoluk’un geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır.
Bu alanlar zaten çok sınırlı.
Şimdi bu küçük alana bir de maden taşımaya kalkmak; köylünün ekmeğine, hayvancılığın geleceğine, gençlerin umuduna göz dikmektir.
Doğal dengeyi bozacak, su kaynaklarını kirletecek, tarım arazilerini yok edecek bir projeye EVET dememiz mümkün değildir.
GECE 03.00 BASKINI:
Bu milletin sabrını test etmeyin!
Gecenin köründe, insanlar uyurken jandarma ile iş makinesi sokmak; sadece hukuksuzluk değil, aynı zamanda isyanı tetikleyen bir sorumsuzluktur.
Bu tarz operasyonlar halkı provoke eder, gerilim çıkarır, sosyal patlamalara sebep olur.
Bu millet onurludur, haksızlığa boyun eğmez.
Bu kadar büyük bir yanlışı kimse “görmezden gelin” diyemez
TRAFİK KATLİAMI TEHLİKESİ
Taşoluk’un girişindeki kavşak yıllardır ölümlü kazaların olduğu bir nokta.
Bu sorun bile çözülmemişken, bu dar yola bir de maden kamyonları sokmak; yeni ölümlerin kapısını aralamaktır.
Henüz mevcut trafik yükünü taşıyamayan dar bir yol varken, yüzlerce tonluk kamyonlara nasıl izin verilecek?
Bunun adı planlama değildir; bunun adı göz göre göre cinayete davetiye çıkarmaktı
Taşoluk halkının iradesi satılık değildir!
Bu bölgeyi kimse şirketlerin rant kapısı haline getiremez.
Hiç kimse Taşoluk’un kaderi üzerinde gece yarısı operasyonu yapamaz.
Bizler;
Alanda,
Mahkemede,
Halkın yanında,
Meydanlarda
bu hukuksuzluğun karşısında duracağız.
Taşoluk madene teslim edilemez!
Taşoluk halkı yalnız değildir!
Biz bu topraklara sahip çıkacağız ,ne pahasına olursa olsun! "dedi. Son olarak, İyi Parti Siananpaşa Merkez İlçe Başkanı Mustafa Yoldaş şu ifadelere yer verdi;
"
Taşoluk’ta yaşanan gece operasyonu, hiçbir şekilde kabul edilebilecek bir durum değildir. Sabaha karşı 03.00 sularında, gizlice bölgeye iş makineleri sokulması; hem hukuka hem de bölge halkının iradesine yönelik açık bir saygısızlıktır.
Devam eden dava sürecine rağmen böylesine pervasız bir adım atılması, “Ben istediğimi yaparım” anlayışının dışavurumudur. Taşoluk’un toprağına, doğasına, yaşam alanlarına izinsiz şekilde müdahale edilmesi; ciddi bir hukuki sorumluluk doğurmaktadır.
Bizim için mesele çok nettir:
Taşoluk’un kaderi birkaç kişinin kararıyla şekillenemez.
Halkın istemediği bir proje bu topraklarda hayat bulamaz.
İYİ Parti Sinanpaşa İlçe Teşkilatı olarak, Taşoluk’ta yaşayan vatandaşlarımızın yanında dimdik duruyoruz. Bu bölgede yaşayan insanların endişeleri, kaygıları ve tepkileri yok sayılamaz.
Maden şirketinin gece yarısı gerçekleştirdiği bu girişim; halkın gözünden saklanmak için yapılmış bir hareketten ibarettir ve bunun karşısında sessiz kalmamız mümkün değildir.
Yetkililere açık çağrımızdır:
Bu hukuksuz girişime karşı gereğini yapmak, kamu düzenini korumak ve vatandaşın hakkını savunmak görevdir. Bu görevin yerine getirilmesini bekliyoruz.
Taşoluk’un doğası, havası, suyu ve bereketli arazileri; bu ilçenin ve bu ilin ortak değeridir.
Bu değerlerin yok edilmesine, örtülü operasyonlarla zarar verilmesine asla izin vermeyiz.
Taşoluk kimsenin arka bahçesi değildir.
Bu topraklara sahip çıkmaya devam edeceğiz." dedi Kaynak: İyi Parti
.jpg)



💬 Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!